- çivi
- (Culfa)xışın bir hissəsi. – Çivi xışda qılıçın qabağına deyirix’
Azərbaycan dilinin dialektoloji lüğəti. Redaktorlar: A.A.Axundov, Q.Ş.Kazımov, S.M.Behbudov.. 2007.
Azərbaycan dilinin dialektoloji lüğəti. Redaktorlar: A.A.Axundov, Q.Ş.Kazımov, S.M.Behbudov.. 2007.
CIVI-DT — Southwest British Columbia City of license Victoria, British Columbia Branding CTV Two Vancouver Island (general) CTV News (local news) … Wikipedia
CIVI-TV — Infobox Broadcast call letters = CIVI TV city = station station slogan = station branding = A Victoria/Vancouver analog = 53 (UHF) digital = allocated 23 (UHF) other chs = 17 CIVI TV 2 Vancouver affiliations = A network = airdate = October 1,… … Wikipedia
çivi — is. 1) İki şeyi birbirine tutturmak için çakılan, ucu sivri, başlı, metal veya ağaçtan yapılmış ufak çubuk, mıh 2) Kalkan balığının üzerindeki düğmeye benzer kemiksi oluşum Birleşik Sözler çivi yazısı çiviyukarı çatal çivi tel çivi cam çivisi … Çağatay Osmanlı Sözlük
CIVI — Commission d indemnisation des victimes d infractions Introduction générale Droit pénal et ses sources … Wikipédia en Français
çivi gibi — 1) çok sağlam ve çevik (kimse) 2) çok soğuk Suyu çivi gibi tutan toprak testiyi çarpıp kırmıştı bir seferinde. T. Dursun K … Çağatay Osmanlı Sözlük
çivi kesmek — tkz. çok üşümek Ayağının çivi kestiğini ancak o zaman fark etti. H. Taner … Çağatay Osmanlı Sözlük
çivi kestirmek — tkz. çok üşütmek Misafirlerimize trende çivi kestirmekte mana yok. R. N. Güntekin … Çağatay Osmanlı Sözlük
çivi kırmak — ayakkabıların içinden çıkan çivi uçlarını bir aletle kesip raspa ile eğeleyerek köselenin içine gömmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
çivi sokmak (veya sürmek) — bir işin olmasında engel, güçlük çıkarmak Bakanlıktan biri bir çivi sürer diye korkuyor. M. Ş. Esendal … Çağatay Osmanlı Sözlük
CIVI — continuous intravenous infusion … Medical dictionary